Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara ile Beşşar Esad rejimi arasındaki ilişkileri normalleştirme çabaları sürerken, Türkiye'nin merkezinde yaşanan münferit bir suç olayının ülke içinde ve Suriye'de isyanlara dönüşmesinin ardından, kamu düzeninin ülke için kırmızı çizgi olduğunu vurguladı.
Pazartesi günü, Türkiye'nin Kayseri kentindeki öfkeli kalabalıklar, Suriyeli bir bireyin yedi yaşındaki bir kıza cinsel tacizde bulunması olayına tepki olarak Suriye uyruklu kişilere ait çok sayıda mülkü ateşe verdi. Huzursuzluk, daha az yoğunlukta olsa da diğer şehirlere de yayıldı.
Şiddetin son bulması çağrısı yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, mülteci sorununu önyargılara veya korkulara dayanarak değil, ülke ve ekonomi gerçeklerine dayalı akılcı, vicdanlı bir çerçevede çözecektir.” dedi.
“Kamu düzeni devletimiz için kırmızı çizgidir. Bahane ne olursa olsun, bu çizginin aşılmasına veya ihlal edilmesine tahammül etmeyeceğiz,” diye vurguladı ve yabancı düşmanlığını ve mülteci karşıtı nefreti körüklemenin herkes için zararlı olduğunu ekledi.
Eş zamanlı provokasyon
Yetkililer sükunet çağrısı yaparken, muhaliflerin kontrolündeki bölgelerdeki Suriyeli göstericiler Türk plakalı kamyonları yaktı ve Türk bayraklarına zarar verdi.
Suriye'deki muhalefeti temsil eden Suriye Ulusal Ordusu, olayları kınadı ve birlik ve kardeşlik mesajıyla Türk bayrağını kaldırdı. Suriye muhalefet güçlerinin önde gelen komutanlarından Fahim Issa, Suriyelileri “Türk kardeşleriyle” anlaşmazlık çıkarmayı amaçlayan provokatörlere karşı koymaya çağırdı.
Türkiye'de İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, bir çocuğa istismarda bulunmakla suçlanan Suriye uyruklunun yakalandığını söyledi. Ayrıca saldırılarda 67 kişi gözaltına alındı.
Yerlikaya, “Türkiye bir hukuk ve düzen devletidir. Güvenlik güçlerimiz dün olduğu gibi bugün de tüm suç ve suçlularla mücadelesini sürdürüyor” dedi.
Şiddetin ortasında, sosyal medya platformu X, Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin sınır dışı edilmesini isteyen aşırı sosyal medya aktivitelerinde bir artış gördü. Yine de Yerlikaya, gönderilerin önemli bir kısmının botlar tarafından oluşturulduğunu ve kışkırtıcı olarak değerlendirildiğini açıkladı.
“Ülkemizin huzur ve güvenliğini tehdit edenlere, kışkırtıcı paylaşımlarda bulunanlara, nefret söyleminde bulunanlara asla müsamaha göstermeyeceğiz” diye vurguladı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da aynı görüşte olduğunu belirterek, Türkiye'de ayrımcılık yaparak, ötekileştirerek, nefret dili kullanarak nifak tohumları ekmeyi amaçlayanların asla amaçlarına ulaşamayacaklarını söyledi.
Türkiye'nin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve İçişleri Bakanlığı, hem Türkiye'de hem de Suriye'nin kuzeyinde yaşanan olaylara müdahaleyi aktif şekilde koordine ediyor.
Türkiye'nin mülteci politikası
Türkiye, şu anda dünyadaki diğer ülkelerden daha fazla sayıda mülteciye ev sahipliği yapıyor. Bunların arasında, 2012'de iç savaşın başlamasından bu yana Suriye'den kaçan ve çoğunluğu geçici koruma statüsünde olan en az 3,6 milyon kişi de var.
Son yıllarda ev sahibi ülke, Suriyelilerin gönüllü ve güvenli geri dönüşüne yönelik çabalarını yoğunlaştırdı.
Ankara, 554.000'den fazla Suriyeliyi Suriye'nin muhaliflerin kontrolündeki kuzey bölgelerine gönüllü ve onurlu bir şekilde geri gönderdi. Bu bölgelerde Türkiye'nin desteğiyle eğitim ve sağlık tesisleri de dahil olmak üzere altyapıda önemli iyileştirmeler yapıldı.
Türkiye, Suriyeliler için güvenli bölge oluştururken aynı zamanda 1980'lerden bu yana Türkiye'de 40 binden fazla kişinin ölümüne yol açan PKK/YPG terör örgütüyle mücadeleyi de önemsiyor.
Grup ayrıca Suriye'nin kuzeyi ve Irak'ta da faaliyet gösteriyor, bu bölgelerde Türk güçlerine yönelik saldırılarını koordine ediyor, yerel halka ayrılıkçı gündemlerini dayatıyor ve kendi topraklarında terör faaliyetleri yürütüyor.
Dışişleri Bakanlığı Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Ortadoğu ve Suriye'ye yönelik politikalarında “barış, istikrar ve refahı” teşvik etme konusundaki kararlılığının altını çizdi.
Bakanlık, Türkiye'nin Suriye krizinin başlangıcından bu yana “ilkeli duruşunu” vurgulayarak, “uluslararası hukuka, insani değerlere ve küresel adalete bağlılığını” vurguladı.
Yorumlar kapalı.